7.3. Blog Kültürel farkındalık ve Türk islam medeniyeti
Merhaba Gençler!
Bugün sizlerle sadece geçmişin tozlu sayfalarında kalmış gibi görünen ama aslında bugünü ve yarını doğrudan şekillendiren süper önemli konulara dalacağız: kültürel farkındalık ve Türk-İslam kültürü. 21. yüzyılda bu kavramlara farklı bir gözle bakmak, kendinizi ve dünyayı daha iyi anlamak için gerçekten büyük bir fırsat sunuyor. Hadi, gelin bu konuları biraz deşelim!
——————————————————————————–
Kültürel Farkındalık Nedir ve Neden Hayati Önem Taşır?
Öncelikle bu kavramın ne olduğunu netleştirelim. Kültürel farkındalık, bireylerin hem kendi kültürleri hakkında bilgi sahibi olmaları hem de diğer kültürlerin varlığını, değerlerini, normlarını, inançlarını ve davranışlarını anlayıp saygı gösterme yeteneğidir. Bu, basit bir hoşgörünün ötesine geçerek, kültürel çeşitliliğe yönelik samimi bir takdiri de içerir.
Kültürel farkındalık size şu becerileri kazandırır:
- Farklılıkları Anlamak: İnsanların farklılıklarını tanıyıp kabul etmeleri anlamına gelir. Farklı kültürel geçmişlere sahip bireylerle etkileşime girerek, bu farklılıkların zenginliklerini ve güzelliklerini anlamak mümkündür.
- Saygı Geliştirme: Sağlıklı sosyal ilişkiler kurmanın önemli bir unsuru olup, karşılıklı saygı ve güvenin tesisine yardımcı olur.
- Empati Kurma: Diğer kültürlerin bakış açılarını anlamanıza ve empati kurmanıza yardımcı olur, bu da hoşgörüyü artırır ve toplumsal çatışmaları azaltmaya destek olur.
- Küreselleşen Dünyada Uyum: Küreselleşme süreci kültürel etkileşimi artırdığı için, farklı kültürlerle sıkça etkileşimde bulunduğumuz bir dünyada, kültürel farkındalık bireylerin daha uyumlu yaşamalarını sağlar. Özellikle gençler için uluslararası ortamlarda daha başarılı olmanın anahtarıdır.
Kültürel farkındalık başlangıçta empati ve hoşgörü gibi “yumuşak” bir insani erdem olarak tanımlanırken, zamanla daha yapılandırılmış, ölçülebilir ve öğretilebilir bir “kültürlerarası yetkinliğe” dönüşmüştür. Bu yetkinlik; ne bildiğinizle ilgili bilişsel/bilgi, nasıl hissettiğinizle ilgili duyuşsal/duygusal (empati ve belirsizliğe tolerans gibi) ve ne yaptığınızla ilgili davranışsal/beceri (sözlü ve sözsüz iletişim) boyutlarını içerir. Bu yetkinlik doğuştan gelmez; seyahat etmek, yabancı dil öğrenmek, farklı kültürler hakkında okumak ve kültürel etkinliklere katılmakla geliştirilebilir.
——————————————————————————–
Türk-İslam Kültürü Nedir? Bir Sentez Hikayesi
Türk-İslam kültürü, Türk milletinin İslam’la tanışmasıyla oluşmaya başlayan ve zamanla gelişen, sosyal, sanatsal, bilimsel ve dini unsurları barındıran zengin bir kültürel bütündür. Bu kültür, Türklerin tarih boyunca miras aldığı pek çok unsurlarla şekillenmiştir.
Tarihsel Arka Plan ve Büyük Sentez:
Türklerin temel kültürü, Orta Asya’nın sert, konargöçer yaşam tarzıyla şekillenen Bozkır kültürüdür. Bu kültürde at ve demircilik hayati önem taşırken, toplum yazılı olmayan “töre” kanunlarıyla yönetilmiştir. İslam öncesi inanç sistemlerinde Gök Tanrı inancı (Tengrizm) gibi tek tanrılı unsurlar, Şamanizm ve Atalar Kültü de yaygındı. Sanat ise çoğunlukla taşınabilirdi ve “Hayvan Üslubu” ile halıcılık (Pazırık Halısı gibi) öne çıkıyordu.
Türklerin İslam’a geçişi anlık veya tek tip bir asimilasyon değil, yüzyıllar süren doğal ve ahenkli bir sentezdi. Bu süreçte kilit rol oynayanlar, fetheden ordular veya resmi din adamları değil, “kültürel çevirmen” olarak görev yapan Sufi dervişlerdi. Onlar, halkın dilini (Türkçe) kullanarak İslami öğretileri mevcut inançlarla harmanlamış ve yeni dini daha erişilebilir kılmışlardır. Örneğin, İslam öncesi “kut” anlayışı (ilahi iktidar) İslami egemenlik kavramına yeniden yorumlanmış, atalar kültü ise Anadolu İslamı’nda “veli kültünün” gelişimi için zemin hazırlamıştır. Bu durum, Türk-İslam sentezinin yukarıdan dayatma değil, tabandan gelen organik bir süreç olduğunu gösterir.
Türk-İslam Kültürünün Temel Direkleri:
- Sosyal Doku ve Etik Değerler:
- Aile Yapısı: Aile, toplumun temeli ve “küçük bir millet” olarak kabul edilir. Geleneksel olarak ataerkil olsa da, İslami ilkeler kadınlara mülkiyet ve ekonomik haklar tanır. Geniş aile yapısı, değerlerin aktarıldığı ve sosyal istikrarın sağlandığı önemli bir kaynaktır.
- Misafirperverlik: Hem İslam öncesi bozkır geleneklerinden hem de İslami öğretilerden beslenen Türk kültürünün bir temel taşıdır. Misafir, “Tanrı misafiri” olarak görülür ve en üst düzeyde cömertlikle ağırlanır. Kervansaraylar, hanlar gibi yapılar bu geleneğin kurumsal tezahürüdür.
- Hoşgörü: İslam ahlakının özü olarak sunulan hoşgörü, affetmeyi, yargılamamayı ve farklı inançları kabul etmeyi kapsar. Yunus Emre’nin “Yaratılanı hoş gör, Yaratan’dan ötürü” sözü ve Mevlana Celaleddin Rumi’nin evrensel sevgi anlayışı bu değerin en güzel ifadeleridir. Bu, çeşitlilikle barış içinde yaşamak için aktif bir çabadır.
- Sanat, Mimari ve Edebiyat:
- Mimari: Caminin merkeziliğiyle Selçuklu’dan Osmanlı’ya evrilen anıtsal kubbeli yapılar, medreseler, türbeler/kümbetler (İslam öncesi anıtmezar geleneğinin devamı) öne çıkar. Kervansaraylar, şifahaneler ve hamamlar da önemli sosyal ve ticari yapılardır.
- Edebiyat: Dinî-tasavvufi edebiyat (Hoca Ahmet Yesevi, Yunus Emre, Mevlana Rumi gibi isimlerle) manevi mesajları iletmeyi amaçlamıştır. Kutadgu Bilig, Divanu Lugati’t-Türk, Atabetü’l-Hakayık gibi ilk eserler yeni kültürel kimliğin temelini atmıştır.
- Hat Sanatı: Güzel yazı sanatı, İslam medeniyeti içinde yüksek bir manevi ve estetik disipline yükseltilmiştir.
- Geleneksel El Sanatları: Halıcılık (Orta Asya kökenli, Pazırık Halısı örneği), çinicilik (İznik ve Kütahya merkezleri), ebru (su üzerinde desen oluşturma) ve seramik bu zenginliğin parçalarıdır.
- Estetik Ruh: Türk-İslam sanatı sadece dekoratif değildir; Tevhid (Tanrı’nın Birliği) ilkesiyle bağlantılı olarak, sonsuz olanı sonlu formlar aracılığıyla ifade etmeyi ve günlük yaşamı kutsallaştırmayı amaçlayan bir metafizik dünya görüşünün yansımasıdır.
Geleceğin Bilinçli Vatandaşı Kimdir? Siz Olabilirsiniz!
21. yüzyılda kültürel farkındalık sadece arzu edilen bir özellik değil, gerekli bir yaşam becerisidir. Küreselleşme, kültürlerarası bağlantıyı artırırken, kültürel homojenleşme tehdidini de beraberinde getirir. İnternet gibi dijital teknolojiler bilgi akışını hızlandırırken, baskın kültürlerin yerel gelenekleri gölgelemesi ve kalıp yargıların pekişmesi riskini de taşır.
İşte bu noktada siz gençlerin rolü çok büyük!
- Eğitim ve Katılım: Kültürel farkındalığı artıran derslere ve etkinliklere katılmak, bilgilerinizi zenginleştirir ve sosyal sorumluluk bilincinizi güçlendirir.
- Etkileşim ve Diyalog: Farklı kültürlerden gelen bireylerle etkileşim kurmak, empati yeteneklerinizi geliştirmenizi sağlar ve toplumsal çatışmaları önleyebilir.
- Geleceği Şekillendirme: Geçmişten en çok etkilenen bireyler olarak, Türk-İslam kültürünün değerlerini geleceğe taşımak için kültürel mirasımıza sahip çıkmalısınız. Aktif katılımınız, toplumda olumlu değişimlerin öncüsü olabilir.
- Sosyal Medya Kullanımı: Sosyal medya, kültürel farkındalık yaratma ve Türk-İslam kültürü hakkında bilgi paylaşımı için güçlü bir araçtır. Bu platformlarda içerikler üreterek bu değerleri yaygınlaştırabilirsiniz.
Karşılaşacağınız Zorluklar ve Fırsatlar:
- Kimlik Zorluğu: Özgün gelenekleri korurken, küresel homojenleşme baskılarıyla başa çıkmak önemli bir meydan okumadır. Laiklik, gelenekçilik ve modern tüketim kültürü arasındaki gerilim güncel tartışmaları beraberinde getirir.
- Algı Zorluğu: Türkiye ve kültürü hakkında küresel medyada yer alan olumsuz kalıp yargılarla (Türkofobi ve İslamofobi gibi) mücadele etmek gerekir.
- “Yumuşak Güç” Fırsatı: Türk televizyon dizileri gibi kültürel ürünler, Türkiye’nin tarihini ve modern ama kültürel olarak Müslüman bir toplum imajını olumlu yönde tanıtan önemli bir “yumuşak güç” aracıdır. Bu diziler, modernliğin geleneksel değerlerle çelişmediği alternatif bir model sunar.
- Sentez Fırsatı: Türkiye’nin Doğu ile Batı arasında bir köprü olma tarihsel deneyimi, onu çokkültürlülük ve gelenek ile modernliğin uyumluluğu hakkındaki küresel konuşmalara benzersiz bir şekilde katkıda bulunacak konuma getirir.
Unutmayın, farklı kültürlerle etkileşim kurmak ve kendi kültürümüzü anlamak, hem bireysel gelişiminize katkı sağlar hem de toplumsal yapımızı güçlendirir. Kültürel farkındalığı artırmak ve Türk-İslam kültürünü yaşatmak, bizlere daha güzel bir gelecek sunacaktır. Gelecek sizin ellerinizde!
Blogu özet olarak bir de sesli dinleyelim
07.3. Kültürel Farkındalık ve Türk-İslam Kültürü – Mehmet KÖŞK
BİLSEK GENÇLİK KULÜBÜ sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.